Nefes, yaşamdır, pranadır, bedenimizi çevreleyen enerji alanıdır. Nefes dediğimizde aklımıza ilk gelen nefes alıp vermektir. Nefes alıp vermek, solunumdur. Solunum, bedenimizin ihtiyacı olan oksijen ve karbondioksit döngüsüdür. Oysaki nefes ile anlatmak istediğimiz tüm bedenimizi çevreleyen enerji alanının nefes alması ya da yaşamsal faaliyet göstermesi halidir.
Nefes ya da prana alanımıza hiçbir şekilde müdehale etmemeliyiz. Fakat; Günlük yaşantımız içerisinde yaşadığımız her stres, duygu bozukluğu ya da sıkışmada nefes alanımıza çeşitli müdahalelerde bulunuyoruz. Bu durum da; 3-7 yaş arasında öğrenip modellemiş olduğumuz kişilik üzerinden yönetiliyor. Bunların doğal akışına gelmesi ve son zamanlarda sıkça duyduğumuz anda olma durumuna kolaylıkla gelmemiz için nefes seanslarını en az bir kere denemenizi öneriyorum.
Peki, nedir bu Işık Nefes Seansı?
Bir nefes eğitmeni eşliğinde, bilinçaltında kodlamış olduğumuz ve şuan bedenimizde blokaj yaratan alanlar üzerinde çalışılan bir arınma yöntemidir. 3-7 yaş arasında kodladığımız alanlar, atalar düzleminden hayatımıza taşıdığımız duygular ve demografik durumlara göre edindiğimiz tüm deneyimlerin sonucunda bir insan haline bürünüyoruz. Geldiğimiz bu noktada hayatımızın hangi alanları sıkışık ise bedenimizde o alanlarla bağlantılı noktalarda blokajlar oluşturuyoruz. Blokajlı alan aslında bir nevi nefes almayan, katılaşmış, kanser olmaya yüz tutmuş alandır. Bu alanlar nefes seansları sayesinde o bölgeye oksijen aktarımı ve o bölgedeki bilinçaltı kodlarının değiştirilerek yerini teslimiyet enerjisinin almasıyla iyileşmeye başlar.
Nefes seansları psikolojik alt kökenli olup, dünyada davranış bilimleri altında incelenmektedir. Nefese yaptığımız müdehaleler değiştiğinde, doğal akışımıza (doğduğumuz andaki halimize) döndüğümüzde; hayatımızda aynı oranda değişmeye ve dönüşmeye başlar. 2019 yılında kanserli hücreler üzerinde oksijenin etkisi Nobel ödülü aldığı zaman yaptığımız seansların, önemi bilimsel olarak da onaylanmış oldu. Nefes seanslarının kansere yaptığı şey, oradaki uzun zamandır oksijenlenmeyi unutmuş alanı yeniden canlandırmak, ona yaşam enerjisini hatırlatmaktır. Kanser hastalarımızla yaptığımız seanslarda hekim kontrolleriyle birlikte seans alanları yönetilmektedir. Nefes tüm bu çalışmalarda sadece bir tamamlayıcıdır. (bkz. Hastalıklarda nefes)
Nefes seanslarından sonra nefes alanımızda, yani enerji bedenimizde olumlu düşünmeye, yaşamaya, enerjik olmaya doğru bir değişim olur. Bu değişimi fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak kısa sürede hissedebiliriz. Bizi seanslara getirecek en önemli şey; cesaret ve hayat akışında değişiklik yapmak, konfor alanından çıkmak için ne kadar istekli olduğumuzdur.
Aşk’la,
Melis Işık
